Skolastik ve Yeni Skolastik felsefelerinde insan kavramı, zamanın düşünsel yapılarına uygun olarak ele alınır. Bu felsefelerde insanın varoluşu, Tanrı'nın bir yaratımı olarak düşünülür. İnsanın doğası ve varoluşu, bireysel öznelliklerden ziyade evrensel ve kalıcı nitelikler üzerinde durulur.
İnsanın varlığı ve mahiyeti ile ilgili soruların yanıtı, filozofların Tanrı hakkındaki inançlarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Skolastik felsefe, Tanrı'nın varlığı ve gücüne mutlak bir şekilde inanırken, Yeni Skolastik felsefe, modern bilimsel bulgulara uygun olarak hareket eder ve insanın doğasını daha yenilikçi bir şekilde ele alır.
Skolastik felsefede insanın doğası, esas olarak akıl ve bedenin bir arada çalışmasından gelir. İnsan, özgür irade sahibi bir varlık olarak görülür ve kutsal makamlara karşı sorumlu tutulur. Aynı zamanda, insanın özünde bir çekirdek ruhunun varlığı kabul edilir ve bu ruh insanın kişiliği ve özünü oluşturur.
Yeni Skolastik felsefede ise insanın doğasını anlamak için, bilimin bulgularını ve modern felsefeyi kullanır. İnsanın doğası, bireysel özgürlüklerin yanı sıra kültürel, sosyal ve dini faktörleri de içerir. Bu felsefe, insanın doğasının bilimsel ve filozofik bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğine inanır.
Sonuç olarak, Skolastik ve Yeni Skolastik felsefelerinde insan kavramı, zamanın felsefi ve bilimsel anlayışlarına göre farklılaşmıştır. Her iki felsefe de insanın varoluşunu Tanrı'nın yaratımı olarak ele alırlar ancak Yeni Skolastik felsefe, modern bilimsel bulguları kullanarak insanın doğasını daha kapsamlı bir şekilde ele alır.
İnsanın varlığı ve mahiyeti ile ilgili soruların yanıtı, filozofların Tanrı hakkındaki inançlarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Skolastik felsefe, Tanrı'nın varlığı ve gücüne mutlak bir şekilde inanırken, Yeni Skolastik felsefe, modern bilimsel bulgulara uygun olarak hareket eder ve insanın doğasını daha yenilikçi bir şekilde ele alır.
Skolastik felsefede insanın doğası, esas olarak akıl ve bedenin bir arada çalışmasından gelir. İnsan, özgür irade sahibi bir varlık olarak görülür ve kutsal makamlara karşı sorumlu tutulur. Aynı zamanda, insanın özünde bir çekirdek ruhunun varlığı kabul edilir ve bu ruh insanın kişiliği ve özünü oluşturur.
Yeni Skolastik felsefede ise insanın doğasını anlamak için, bilimin bulgularını ve modern felsefeyi kullanır. İnsanın doğası, bireysel özgürlüklerin yanı sıra kültürel, sosyal ve dini faktörleri de içerir. Bu felsefe, insanın doğasının bilimsel ve filozofik bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğine inanır.
Sonuç olarak, Skolastik ve Yeni Skolastik felsefelerinde insan kavramı, zamanın felsefi ve bilimsel anlayışlarına göre farklılaşmıştır. Her iki felsefe de insanın varoluşunu Tanrı'nın yaratımı olarak ele alırlar ancak Yeni Skolastik felsefe, modern bilimsel bulguları kullanarak insanın doğasını daha kapsamlı bir şekilde ele alır.