Teknolojinin gelişmesiyle birlikte iş hayatı da form değiştirdi ve artık zaman ve mekan açısından geçmişin sınırları söz konusu değil. İş kollarının da teknolojinin yarattığı yeni imkan ve koşullara göre genişlediği günümüzde artık evden çalışma yaygınlığı da bir hayli arttı. Hem freelance adı verilen serbest çalışma biçimleri oldukça farklı iş kollarında yaygınlaştı ve her geçen gün de daha da yaygınlaşmaya devam ediyor; hem de globalleşen dünyada ortaya çıkan esnek çalışma saatleriyle iş yerinde tamamlanamayan işlerin eve getirilmesi de neredeyse her meslekte görülüyor artık. Hal böyle olunca da çevirmenler, grafik tasarımcılar, yazılımcılar, yazarlar, içerik üreticileri gibi evden çalışılan freelance iş kollarını icra edenler ve özellikle işin araştırma, geliştirme, raporlama gibi masa başı kısımları için iş yerindeki mesai saatleri yetmeyince eve taşınan çalışmaları yoğun olan mesleklere sahip olan iş adamları ve iş kadınları için evde muntazam bir çalışma alanının bulunması da şart oluyor.
Çalışma odaları elbette her evin ihtiyacı değil, ancak bu saydığımız modern hayatın dayattığı koşullarla beraber her geçen gün daha da yaygınlaşıyor. Eskiden bir statü göstergesi olan ve yalnızca varlıklı iş sahiplerinin büyük ve lüks evlerinde bulunan çalışma odaları artık bir lüks ve statü gösteren bir yaşam alanı değil, bir ihtiyaç haline geldi. Üstelik bugünün çalışma odaları bu ihtiyacı mutlaka karşılaması gereken, odaklanmayı kolaylaştıran, yaşam kalitesini arttıran ve işimize uygun özelliklere sahip olmalı. Peki evden çalışanlar ve işini eve getirmek zorunda olanlar için hayatı kolaylaştıran özelliklere sahip kusursuz bir çalışma odası nasıl olmalı? Basit bir sandalye ve masa maalesef yeterli değil. İşte uzun saatlerini bu odalarda geçirecekler için çalışma odası dekorasyonu hakkında ipuçları ve ilham alabileceğiniz örnek çalışma odası dizaynları.
Dekorasyon denilince akla güzel, şık ve görkemli yaşam alanları geliyor olabilir. Hatta gösterişten ve süsten hoşlananlardansanız tüm yaşam alanlarınızı şaşalı dekorlarla donatmak isteyebilirsiniz. Ancak çalışma odası oluştururken dikkat edilmesi gereken ilk şey odanın amacı, fonksiyonu ve sakinliktir. Unutmayın ki çalışma odasında dikkatinizi dağıtacak bir dağınıklık ya da kalabalık olduğunda işinize odaklanmanız da zorlaşacaktır. Çalışma odaları söz konusu olduğunda tarzınızı yaşam alanınıza yansıtırken olabildiğince minimal bir yaklaşım sergileyebilmeniz oldukça önemli. Fazla eşyadan, mobilya kalabalığından, çok hareketli bir tasarımdan kaçınmalısınız.
Bu elbette çalışma odanızda kişisel eşyalarınızın olmaması anlamına gelmiyor. Pek tabii ki soluksuz çalışırken size nefes aldıracak ve kendinizi iyi hissetmenizi ve yenilenmenizi sağlarken işinize odaklanmanızı engellemeyecek türden kişisel aksesuarlar kullanabilirsiniz. Hatta uzmanlar bu tip aksesuarları daha mutlu bir çalışma ortamı sağladıkları için özellikle öneriyorlar. Ancak bu tarz eşyaları seçerken de amacın gösteriş veya süsleme değil, iyileştirici ve yenileyici pozitif enerji yaratmak olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Çalışma masanızı süsleyecek mutluluk dolu bir aile fotoğrafı ya da odanıza tazelik katan bir süs bitkisi bu tip kişisel eşyalara iyi iki örnek olabilir.
Çalışma odalarında geçmişten bugüne genellikle hep siyah ve kahverengi tonlarının ve nötr fon renklerinin tercih edilmesinin elbette oldukça sağlam bir nedeni var: Bu renkler hem çalışma psikolojisinin ciddiyetini temsil ediyor, hem de dikkat dağıtan ve kafanızı başka şeylere yönlendiren çağrışımları engelliyor. Çalışma odanızda kahverengi ve siyah ağırlığı olmasını istemiyor ve renkli bir ortam ortaya çıkarmayı arzuluyorsanız da seçeceğiniz renklerin sizi işinizden alıkoyan bir enerjiye sahip olmamasına ve oranlarına dikkat etmelisiniz. Örneğin kırmızı, turuncu gibi sıcak renklerin özellikle yaratıcılık gerektiren işler yapanlar için uyarıcı bir etkisi vardır ve bu tip işlerde çalışanların odalarında kullanılabilir ancak bu sıcak tonların kullanımında aşırıya kaçarsanız ortam fazlasıyla hareketli veya boğucu bir hale gelebilir. Canlı ve sıcak tonları kullanırken nötr renklerin üzerine küçük dokunuşlar şeklinde tasarımları tercih etmenizi öneriyoruz. Mavi ya da yeşil gibi dinlendirici ve iç açıcı renkleri tercih etmek isterseniz de, yine farklı nötr renklerle iyi bir oran tutturmanız gerekir çünkü çalışma odanızın fazlasıyla dinlendirici olmasını istemezsiniz.
Gelgelelim çalışma odaları söz konusu olduğunda ışıklandırma sistemlerinin önemi daha da ön plana çıkıyor. Çalışma odanızı tasarlarken en çok dikkat etmeniz gereken konulardan biri aydınlatmadır. Gün ışığından maksimum düzeyde yararlanabilecek bir yerleşim, oda ve perde seçimi ile gündüz saatlerinde her zaman enerji dolu bir ortam yaratmalısınız. Ayrıca özellikle iş yerinde mesai saatleri yetmeyip eve iş getirenlerin uzun gece saatlerini çalışma odalarında geçirdikleri de bir gerçek. Bunun için yapay ışık kaynaklarını da oldukça titizlikle seçmek gerekir. Odanızın çalışırken günün hiçbir saatinde uyku getiren ve mayıştıran bir loşlukta olmaması gerekiyor ancak aynı zamanda da gözlerinizi yoracak bir parlaklığın da sağlıksız olduğuna dikkat çekmemiz şart. İyi ve sağlıklı bir çalışma odası için duvardan yansıyan veya tavana gizlenen güçlü ışık kaynakları tercih etmelisiniz.
Konsantrasyon odaklılık çalışma odası dekorasyonları için en önemli noktalardan biri. Gürültü ve ses geçirgenliği de konsantrasyon bozan en yaygın ve güçlü etmenlerin başında geliyor. Haliyle çalışma odanızı oluştururken evinizin en gürültüsüz odasını tercih etmenizi tavsiye ediyoruz. Tabii özellikle yoğun ve kalabalık şehir merkezlerinde gündüz saatlerinde gürültüsüz bir odaya sahip olmak imkansız olabiliyor. Bu durumda basit malzemelerle
ses yalıtımı yaptırabilirsiniz. Akustik köpük veya akustik sünger olarak bilinen ekonomik ve pratik ürünleri yapı marketlerden kolayca temin ederek kendiniz bile ses yalıtımını sağlayabilirsiniz.
Çalışma alanınızı dizayn ederken elbette ilk seçeceğiniz mobilya çalışma masası ve sandalyesi olmalı. Elbette her yapılan iş için farklı bir çalışma masası modeli daha uygun olabilir. Örneğin bilgisayar başında çalışan biriyseniz düz ve eski tip bir çalışma masası yerine kullanışlı bir bilgisayar masası seçmelisiniz. Ancak örneğin çalışma odanızı atölye olarak dizayn etmek isteyen yaratıcı yönü kuvvetli bir işiniz varsa geniş bir tezgah şeklindeki bir masa sizin için daha uygun olabilir. Kısacası masa seçimini aslında işinizin içeriği yapacak; ancak sizin dikkat etmeniz gereken temel nokta, dağınıklık ve sıkışıklık yaratmayacak kadar geniş ve çekmece ve raf gibi toparlayıcı alanları olan modelleri tercih etmek.
Sandalye seçimi ise ilk bakışta o kadar önemli bir detay gibi görünmese de aslında çalışma odaları için hayati bir önem taşıyor. Bel, boyun ve sırt sağlığınızı tehlikeye atmamak için, kemik yapınıza göre ergonomik, sağlıklı ve uzun saatler üzerinde oturabileceğiniz kadar da konforlu bir model tercih etmelisiniz. Çalışma sandalyenizin sağlığınız için yapılacak bir yatırım olduğunu ve çalışma odanızı dizayn ederken en özen göstermeniz gereken mobilya olduğunu unutmayın.
Depolama alanları çalışma alanlarında en çok yer tutan unsurların başında geliyor, ne de olsa çalışma masası ve sandalyesinden sonra bu odaların olmazsa olmazları kitaplıklardır diyebiliriz. Odanızın derli toplu olmasını sağlamak; eşyalarınızı, dosyalarınızı ve işle ilgili farklı dokümanlarınızı kategorilere ayırmak; farklı kitap ve dergilerle size ilham vermek ve araştırdığınız konularda bilgilerle size destek olmak; aradığınızı çok daha hızlı bulmanızı sağlamak gibi oldukça önemli işlevleri olan raflar, dolaplar ve kitaplıklar çalışma odanızdaki iş dünyanızın bir arşivi olacak.
bencede 
