Yaşamak, insanların çoğu için temel bir haktır. Ancak, güzellikten öte olan şeydir çünkü her biri faydalı bir biçimde yaşamın kendi özgürlüğünü ve anlamını keşfetmek için çaba sarf eder. Yaşamak, her geçen gün kişinin hayatının anlamını aramak ve değişmek için mücadele etmesi gereken bir özgürlüktür. Buna rağmen insanların yıllardır yaşayıp yaşamamadan korkmaları çok yaygın bir sorundur.
Üzücü olarak, insanların yaşama korkusu her geçen gün artmaktadır. Çünkü korku özgürlükten korkmak demektir ve bu durum kişinin anlamlı ve faydalı bir hayat yaşamamasının sebebidir. Kişi yaşarken boyutta ve derinlikte gelişmesi engellenir ve ne yapacağını bilmez hale gelir. Kişi hayata karşı ölümcül tehditler ve dehşet korkuları taşır. Bu durum kişinin hayatındaki amaçları yerine getirmesini engelleyerek gereksinim duyulan süreçlerden kaçınmasına, bilinçli kararlar almaktan, düzenli olarak gündelik eylemler üretmekten ve içinden gelecek muhteşem fikirleri paylaşmaktan çekinmesine neden olabilir.
Yaşamamaktan korkma hissi herhangi bir yaşam alanıyla ilgili kararlar almak ve bunları sürdürmek için cesaret gerektirir. Gündelik faaliyetlerimizi sevmek, Bana özgü hareketler üretmek, Bilimsel faaliyetler üzerine kafa yormak ve katkıda bulunmak Vitrinin yaratıcılık yollardan, ilginç deneyimlerden ve yeni başarılara yönelmek zorundayız. Bu, yaşamaktan daha çok yaşama almak gerektiği anlamına gelir.
Bir insanın doğası gereği, yaşam almaktan ve yaşama katkıda bulunmaktan korkmaları doğru değildir. Asıl korkulması gereken, yaşadığımız anın tüm önemi ve anlamını göz ardı etmesidir. İyi yaşamak, kişiyi güzelleştirmek için fiziksel, duygusal, entelektüel, dinsel ve diğer alanlara yoğunlaşmaktır. Bu, harekete geçme ve özgürlük arama olmalıdır.
Her zamanki gibi, insanlar, yaşamının özgürlüğünü ve anlamını keşfetmek için çaba sarfetmek zorundalar. Yaşama katılabilecekleri ve kendilerini en iyi biçimde ifade edebilecekleri hedefleri belirlemeli ve bunlara odaklanmalıdırlar. Yaşama almasından ve yaşamın özgürlüğünün faydasını görmesinden korkmamalılar. Aksi halde yaşama almaktan değil yaşamamaktan korkmak kolay çözüm olmayacaktır.