Tesadüf kelimesi, Enis Batur'un Türk Dil Kurumu'nun 1998 yılında düzenlediği bir yarışmayı kazandığı şiirinde ilk kez kullanılmıştır. Batur'un "kesret-i mekân-ı meşruanın tesadüfî ashabıyız" mısrası, tesadüflerin hayatımızın bir parçası olduğunu vurgulamaktadır.
Tesadüf herhangi bir konuda ya da herhangi bir yerde gerçekleşebilir. Örneğin, bir kişi paramparça olan bir saatini atarken, yanındaki kişi de aynı anda elindeki saati düşürüp, kırabilir. Bu olay tesadüfen gerçekleşmiştir ve önceden tahmin edilemediği için insanların hayatı boyunca karşılaşabileceği önemli olayları da barındırabilir.
Bazıları tesadüflerin, hayatta olduğu gibi kainatta da önemli bir rol oynadığını düşünür. Kimileri ise tesadüflere asla inanmaz ve her şeyin bir nedeni olduğuna inanırlar.
Sonuç olarak, tesadüflere inanmak ya da inanmamak kişiden kişiye değişir. Ancak hayatımızda birçok tesadüfi olayın gerçekleştiği, bazen önemli bir anlam taşıdığı da tartışılmaz bir gerçektir.