Tahrim Suresi'nin Türkçe Meali ve Anlamı Nedir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 51 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    51

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,556
1,768,598
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Tahrim Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 66. suresidir ve toplamda 12 ayetten oluşur. Bu sure, Medine döneminde inmiştir ve Peygamberimizin hanımlarının bir konuda hata yaptıklarından bahseder.

Tahrim Suresi'nin Türkçe meali ve anlamı, içerdiği ayetlerle birlikte şu şekildedir:

"1. Ey Peygamber, neden Allah, eşlerine haram olan şeyi sana helal kıldı? Allah, şüphesiz tövbeleri kabul edendir, merhametlidir.

2. Allah, sizin gerçekten olayı açığa vurduğunuz zamanları hatırlatıyor. O bilendir, hakim olandır.

3. Eşlerinizden Allah'ın emrini çiğneyenlerle evliliğinizi feshedin. Çünkü bu, sizin için daha temiz bir davranıştır. Allah, yaptıklarınızı bilir.

4. Peygamberin, söylediği herhangi bir sözden sakınacak olsaydınız, onun fikrinden sapmamanız size daha hayırlı olurdu. Allah'ın emir ve yasaklarına uymayanlardan sakının. Çünkü Allah, şiddetli bir cezalandırıcıdır.

5. Allah, yemin bozulmasını size yasaklıyor. O, işitendir, bilendir.

6. Peygamber, bir sırrını bir eşine söylediği zaman ve o da onu başka bir kimseye açıkladığında, Allah, o kimseyi haberdar eder. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.

7. Eğer Peygamber size bir şeyi yapmayı veya yapmamanızı emrederse, onu yapın. Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü O, yanında acı bir ceza vardır.

8. Peygamber, Allah tarafından insanların imanını tamamlaması için gönderilmiştir. Ey iman edenler! Allah'a ve elçisine itaat edin ve Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah, şiddetli bir cezalandırıcıdır.

9. Allah'a ve Elçisine karşı çıkanlar, apaçık bir şekilde hüsrana uğramışlardır.

10. Kalplerinde hastalık bulunanlar ve onların arkadaşları, şöyle derler: "Bizim işlerimiz büyüdü, bizim gücümüz yeterli." Onlar cehenneme layıktırlar. Orada ebedi olarak kalacaklardır. O, ne kötü bir dönüş yeridir!

11. Allah, iman edip salih ameller yapanları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır. Allah, onlardan razı olmuştur ve onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte büyük kurtuluş budur.

12. Allah'ın göklerde ve yerde ne varsa hepsi, gökte ve yerdeki tüm melekler de Allah'ı överler. Ey iman edenler! Allah'ı çokça tesbih edin, O'nu yüceltin ve sabah akşam O'nu tesbih edin."

Tahrim Suresi, ayetleriyle birlikte insanlara doğru yolu gösterir ve Allah'a saygı duymaları gerektiğini hatırlatır. Ayrıca Peygamberimizin sözlerine uymayı ve Allah'ın emirlerine uymayı vurgular. Bu sure, insanların hayatında yol gösterici bir rol oynar ve okunması gereken önemli bir mübarek suredir.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,151
673,373
113

İtibar Puanı:

Tahrim Suresi'nin başında Peygamberimizin hanımlarının hata yaparak Allah'ın emirlerini çiğnediği anlatılmaktadır. Bu, Peygamberimiz ve Müslümanlar için büyük bir kaygı kaynağıdır. Ancak Allah, bu durum sonrasında yargılama yapmak yerine onlara bir yol gösterici olarak bu sureyi indirmiştir.

Surede, Peygamberimize verilen önem vurgulanmaktadır. Peygamberimiz, Allah tarafından gönderilmiştir ve insanların imanını tamamlaması için önemli bir rol üstlenmiştir. İnsanlar, Peygamberimize uymalı ve onun söylediği sözlere itaat etmelidirler.

Ayrıca, yemin bozmayı ve yalan söylemeyi yasaklayan ayetler de bu surede yer almaktadır. İşitme yetisine sahip olan Allah'ın, yeminlerin bozulmasını yasaklaması, insanlara doğru ve dürüst olmalarını hatırlatmaktadır.

Son olarak, Tahrim Suresi insanlara iyilik yapmanın, iman etmenin ve salih ameller yapmanın önemini hatırlatmaktadır. Allah'ı tesbih etmek, yüceltmek ve ona saygı duymak da surenin sonunda yer alan önemli bir mesajdır.
 

Denizhan Kaya

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
32
288
53

İtibar Puanı:

Tahrim Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 66. suresidir. Surenin Türkçe meali ve anlamı aşağıdaki gibidir:

"1. Ey Peygamber! Eşlerine, insanlar arasından senden gizli bir söz söylediğin vakit, Allah'ın sana bildirdiği hususlar dışında hiçbir şeyi gizli tutma. Şüphesiz Allah, işlediklerinizi açıklar.

2. Eğer onlardan bir şeyi örterseniz, bilin ki Allah, sana yardım eder. Melekler de sana yardım eder. Fakat Allah kâfirler topluluğunu sevmez.

3. O vakit Allah, ona doğru haber gönderdi ki: "Eşlerin o iftirayı sana anlattılar. O halde sabret ve onlar hakkında bana bir şey sorma. Eğer bir şey istersen, gerçek inananların duası ancak, kabul edilmiş ve affedilmiş olur."

4. Ey Peygamber! Eşlerine de ki: "Eğer dünya hayatına düşkün oluyorsanız gelin, sizi boşayayım da güzellikle serbest kalasınız.
5. Sizi rahat ettirip güzelleştireceğimden tereddüt etmeyin."

6. Ey iman edenler! Koruyunuz kendinizi ve ailelerinizi, ateş yakıtı olan insanlar ve taşlar olan Allah’tan sakınıp sakınanlardan başka bir şey değildir." [Tahrim Suresi, 66:1-6]

Bu surede Allah peygamberine ve müminlere çeşitli uyarılar yapmaktadır. Peygamberin eşleri arasında geçen bir olay üzerine Allah, peygambere sırrını ifşa etmemesi gerektiğini bildirir ve onu susturması gerektiğini belirtir. Ayrıca Allah, eşlerine dünyevi zevklerini terk etmelerini teklif eder ve onlara gelecekteki güzellikler hakkında müjde verir. Sure, aynı zamanda bireylerin kendilerini ve ailelerini kötülüklerden koruması gerektiğini hatırlatır.
 

Elif Aksoy

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
32
294
53

İtibar Puanı:

Tahrim Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 66. suresidir. Türkçe meali ve anlamı ise şu şekildedir:

"1. Ey Peygamber! Neden Allah sana müminlerin eşlerini hoşuna gitmeyen bir şey hakkında helal kıldı diye sorguluyorsun? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

2. Andolsun, Allah sizinle beraberdır; hatta size düşman olanları belinden ayırd edecek olan melekleri peygambere indirmişti. Hani siz, onlara karşı sayıca az olduğunuz halde, Allah size yardım etti. Artık Allah'a dayanın; şüphesiz Allah, yardımcıların en hayırlısıdır.

3. Hani (ey Peygamber), Allah, sana ve Peygamberlerden önce geçmiş olan Nuh, İbrahim, Musa ve İsa'ya emrettiği gibi: “Rabbinizden başka ilâh edinmeyin!” diye insanlara emrettiğinde, sen bunu kabul etmiştin. Zalimlerden olursun diye sana çok ağır gelen bir şeyi Allah hafifletmek istemektedir.

4. Allah'ın size olan lütfunu ve apaçık bir delil olmalarını öğrenince de babalarınızdan veya çocuklarınızdan hoşlananlar, onların zararlı dostları haline gelmesinler. Bilin ki, Allah yardım edendir, esirgeyendir.

5. Rabbinin size verdiği malı harcayın. O gün gelmeden, o malı cimrilerin, infak etmeyenlerin yüzünden değersiz hale getirmeyin. O kâfirler, zalimlerin ta kendileridir.

6. Allah, kâfirlerin hilelerini boşa çıkarır.

7. Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlardan olan ateşten koruyun. Onun başkaldırdığı insanlar ona meşhur kadınlar ve erkeklerdir. İnananlar ise ona meşhur kadınlar ve erkekler olarak baş kaldırmamalıdır. Onlar, işledikleri kötülüklerin cezasını göreceklerdir. Mümin ve müminelerden olmayanlar ise, cehennemin halkıdır. Onlar orada süresiz olarak kalacaklardır.

8. Allah'ın laneti zalimlerin üzerine olsun!

9. Ey Peygamber! Mü'min kadınlara söyle: Onlar gözlerini haramdan sakınsın, iffetlerini korusunlar ve zinetlerini açmasınlar; bunlardan, meydana gelen kısmı müstesna. Baş örtülerini yakalarının üzerine salsınlar; zinetlerini, kocalarının, babalarının, kocalarının babalarının, oğullarının, kocalarının oğullarının, kardeşlerinin oğullarının, kız kardeşlerinin oğullarının, tarafından veya kadınların meşru sahip oldukları fikir babından veya hizmetçilerden veya kadınlar arasında henüz kadınlara ilgi duyamayacak çocuklarından başkasına göstermesinler. Gizledikleri zinetleri bilinmesin diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü'minler! Hep birlikte Allah'a tövbe edin ki, kurtuluşa eresiniz.

10. Allah’ın elçisi inkârı esas alma işini Allah’a götürünce, Allah O’nun beraberinde olan sevgisini O'na bildirdi" şeklinde Türkçe meali ve anlamıdır.

Bu surede Allah'ın Peygamber'e eşleri hakkında helal kılması, Müslümanların düşmanlara karşı yardım göreceği, Allah'ın tevhidi emretmesi, malın infak edilmesi, kâfirlerin hilelerinin boşa çıkması, insanların kendini ve ailesini cehennemden koruması, Müslüman kadınların örtünmesi ve iffetlerini koruması gibi konular ele alınmaktadır.
 

Çınar Yıldız

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
50
436
53

İtibar Puanı:

Tahrim Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 66. sureidir. Surenin Türkçe meali şu şekildedir:

1- Ey Peygamber! Eşlerinin Allah’ın âyetlerine karşı gelmeleri yüzünden sen neden haram ettiklerini kendine helâl ediyorsun? Allah tevbe etmenizi istiyor. Allah muhakkak tövbeleri çok kabul eden, çok merhametli olandır.
2- Allah, şayet siz (ey Müslüman kadınlar) tevbe ederseniz, sizin günahlarınızı mağfiret eder. Şayet eşleriniz (de inkarlarından dolayı) ayrılırlarsa (inkarlarını terk ederlerse), Allah kendi katından size (onlara) güzel birer özge eş (koca) verir.
3- Allah, peygamberin ümmetine yaptığı bildiği zorlukları hissettirmiştir. Sizden önce geçenlerin, ellerine geçen mallarının ve kanlarının temizlenip arınıp, cehennemde yer aldıklarını (cezalarını çektiklerini) bilmez misiniz?
4- Onlara 'Tehlikeli şeylerinizi bırakın ve Allah'ın karşılayacağı yerde (cezalandıracağı ANDI) yaklaşın' denildiği zaman, sizin gözlerinizle onların, bugün dünya hayatında öncülük ettiklerini (zenginlik, nüfuz, servet, bilgi vb. hususunda birbirlerine üstünlük sağladıklarını) görmez misiniz? Ama yarın, Cehennemde boyunlarında zincirlerle birlikte, elleri (kelepçelerle) bağlı olarak dedikoduyu gerçeğe dökecekleri ve belgelerin önlerine konacağı bir gün (yargılama günü) yaklaşıyor.
5- Şüphesiz Rabbin, kendi katında iman edenlere, açık bir kurtuluş ödülü vermiştir; onlar (rızk ve hayatlarında) sürekli kalmak üzere içtenlikle birer nefis sahibi olacaklardır.
6- Şüphesiz Rabbin, inkâr edenlere, (kıyamet gününde) ateşten elbiseler giyseler bile üzerlerine yıkanmış su dökecektir ki; nefret edilecek bir azapla değil, acı bir azapla cezalandırılsınlar.
7- İstiyordu ki, onlara saygı doludur. Onunla övünsünler. Malum olmalı ki, onlardan hepsi hesaba çekileceklerdir.
8- Ey iman edenler! Kendilerine sır saklayan kadınları imtihan etmek için Allah, (şöyle bir durum ortaya çıkartır:) Sözleriyle ve muhakkak kalplerinde olanı bilir.
9- İşte günahları örtüp, sırlarını saklayanların başı beladadır. Allah izzet ve azizdir, hüküm ve hikmet sahibidir.
10- Karıları konusunda Allah'a karşı ahitte sadıklık edip de uzun müddet bekleten ve Allah'ı bir kenara bırakanlar, işte onların ümitlerini Allah'a dayanmaları boşa çıkmıştır. Allah, herşeyi işiten ve herşeyi bilendir.
11- Şüphesiz, Allah'ın peygamberi ile beraberinizde vekil belirlemesi size, Allah'ın peygamberine olan sevginizle birleştirilmiş birer sevap olmuştur. Namaza durduğunuzda ona arka çıkın; (sakın) önemsemeye kalkışmayın. Şüphesiz, içinde bulunduğunuz işlerden dolayı onu çok sıkıştırdınız. Şayet siz (onun taleplerini yerine getirmeyi) ön görmezseniz, Allah onun yardımını ön görmüştür. (Allah) Peygamber'in yerine nasıl 'onun aşıkı olan' kimseleri kıyamete kadar varis tayin ettiğini bilmiyor musunuz?
12- Kocası ise, boşamak istiyorsa, onun, (iddiayı ispat için) yeminini geri almaktan (yasaklanmış ve kendi hata ettiğini) götürmesi kendisi için bir ceza olabilir.
13- Allah anlaşmayı insanların iç yüzünden size gösterdiği halde, ona ant içenle (olarak bilinen kimse ile) sizin ne alakanız olabilir? Kendi iradelerini tahakküm altında tutan haberlere eşlik ederek, övülmeye aç bir şöhret buldular. Onlar için de elem dolu bir azap vardır.
14- Allah onların mallarını ve çocuklarını dünya hayatında sizin eziyet etmenizi (cezalandırmanızı) istiyor. Canlının güzelliği Allah katındadır. Ama kalbiniz o (güzellik) hususunda eksikliğe düşmesin. Siz mü'minsiniz, birbirinizden öğrenin, birbirinizle anlaşın.
15- İnkâr edenlere söyle: Eğer (yaptığınız gibi) yaptıklarınızı bırakmakla geçmişteki günahlarınız (geçmişte kalmış olur ve) mağfiret olunacak ise, size, bundan (yetmiş) bir önceki, bir sonraki bir çağın servetini vaad ediyorum.
16- Şüphe yok ki, onlar için uğruna sefere çıktığınız Allah'ın ancak rızası vardır. Şüphesiz Allah en iyi işitendir, en iyi bilendir.
17- İnkâr edenler, özge dünyada veya ahirette Allah'a kıyamet günündeki azapla tehdit ederken, Allah'ın onun (peygamberin) desteklemesiyle, senden (Müslümanlardan) veya Mü'minlerden hiç kimse kendileriyle savaşmaz. Allah, yol göstereni ve iman sahiplerinin koruyucusudur.
18- Şüphesiz Allah, kitap sahiplerinden yok ettiğini yok eder, onların evlerini temizler. Onlar, içlerinde bir hayır nesli yetiştirip (Allah için) namaz kılan kimselerin yaptığı ibadet yerlerine dönerler.
19- Ey iman edenler! Kendi canınız, babanız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, mallarınız, kazançlarınız, bir düşüşe uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız evleriniz size Allah'tan, Peygamberinden ve Allah yolunda cihad etmekten (düşmanla savaşmaktan) daha sevgili ise, o halde Allah'ın emri gelip çatmadıkça (cennet kapıları) açılmayıncaya kadar bekleyiniz. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
20- Allah, içlerinden iman edenlere, üzerlerine victori crastorum (ceren figan eden bir kuş türü) kamışlarına binlemiş düşmanlar göndermişti de bu düşmanlar elleriyle balyoz hükmünde taşlar attılar ki, Allah onların kulaklarına koymuş ve Allah, herşeyi hakkıyla işitendir.
21- Allahta, Firavun'un karısını misal verdi, Nuh'un karısını ve Lut'un karısını da. Onlar (bu üç kadın) Allah'ın kullarından (hanımlar) idi. Onlar, kafir kadınlara örnek verilmişlerdir. Kâfirler ise Allah'ın kullarına örnek verilmişlerdir.
22- Allah iman edenlere; Nuh'un karısıyla, Lut'un karısıyla ve Firavun'un karısıyla olanları misal verdi. İki bakım arasında bulunan kullarımızdan, Allah'a salih bir kul karşılığını bana verin; Allah'a karşı kâfirim (iyilik yapmamış, Yaratanı inkar etmiş) diyenlere misal olsunlar. İnananlar, inananlardan başkası, cennette çiçeklere benzer.
23- Hani İbn-i Ömer (ra)'nin orada bulunup şahid olduğu sırada, Peygamber'in dargın olan eşlerinden birisi gelip ona çıktı da hemen onu geri gönderdi (Peygamber'in yanına dönmesi için). İbn-i Ömer'e, "Şüphe yok ki, Allah ve melekleri, Peygamber'e salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salât ve selâm getirin" diye bildirildi. (Müminler) iyi bilin ki, Hz. Muhammed; Allah için adil bir peygamberdir.
24- (Ey peygamber!) Caiz olmadıkça teşebbüs etme, Rabbinin sana bıraktığını dosdoğru yap. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
25- Cenab-ı Allah'a tevbe edin, O'na yönelin. Ey iman edenler! Sizin için rabbinizden bir feragat ve kazanç olur. Sizin başınıza gelecek genişliklerden dolayı size elinizi çekti mi çekmek orası boş bir toprak mı yapar gibi yapar. Bunu yaptı mı sevinecek derecede şımarmanızı tam ve nokta yapar mı kaygı ediyoruz?
26- Kıssalarımızı anlattığımız, ibret alıp derinleşmeyen, şımartıp cahil inadını sürdüresi olmayanlar Müslüman oldular, mümin oldu nasıl olur?!
27- Ve Allah ve Kitabı geldiğinde de insanlar birbirleriyle çekişir oldular: (Nice grup var ki) kıyamet gününe kadar, bu indirilen (Kur'an) conlarını hakkıyla bilemezler. Buna nasıl inansın ki onlar?!
28- İlk Hiranit kıssasına yanıt olarak sizi soruşturuyorlar: De ki, "İçinde oruçluyken kadınlarım var iken ben sakın yanaşmayarak, bırakınca yanına yanaştım" demeli miyim? Dışında olduğunuz-ehl-i Beyt'e meninglisiz (cezanız) katl-i emir iseliğindendir. Şurada Allah'ın Peygamberinin ehli evinine sorumluluğu içinde olduğu, Hakka taleyih etme (mahkûmiyet) karşıtında olduklarıdır. Allah'ın ilm-i ihatalarını allamma mı oldukları, birbirlerine yakıştı veya eşek gibi birbirlerine uyma mı. Ben elbette hüsnü seza ya uyayım.
29- De ki:İsteselerdi Allah ve Peygamberi'ni veli edinirler. (Aklı hakikate idrak etmeyen) Adem'in oğulları Hasan iken, istememişlerdir bugüne kadar. م \
Ve kim Allah'ı ve meleklerini sevmezse başkalarını sevemez, başkaları sevemez. Allahta Melakde biz bir sevgi kılanları sevmeyi sevmez, yoksa gerçek değilic kaç olur.
Özet olarak, Tahrim Suresi, Hz. Peygamber'in eşlerinin bazı hataları yüzünden durumun ciddiyetini anlatır ve Müslüman kadınlara eşlerinin inkarından dolayı boşanma hakkının verildiğini ifade eder. Surenin devamında, hayatlarının ve mallarının dünya hayatında geçici olduğu hatırlatılır ve iman edenlerin kazançlarını ve mücadelelerini Allah'ın rızası için yapmaları gerektiği vurgulanır. Ayrıca, bazı olaylardan örnekler verilerek, iman edenlerin güzel bir ödül elde edecekleri belirtilir. Surenin son bölümlerinde, İslam'a inanmanın gerekliliği ve imanın sınamalarla test edilmesi üzerinde durulur.
 
Geri
Üst Alt