Münafikun Suresi'nin Arapça ve Türkçe Okunuşu Nasıldır?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 60 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    60

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,713
1,768,687
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi, Kuran-ı Kerim'in 63. suresidir. Kuran-ı Kerim'de pek çok surede olduğu gibi, Münafikun Suresi de Arapça ve Türkçe okunuşu ile okunabilir.

Münafikun Suresi, Allah'ın iki yüzlü insanlar hakkındaki hükümlerini açıklayan bir suredir. Söz konusu insanlar, Müslümanlara karşı iki yüzlü davranışlar sergiliyorlar. İçlerinde küfürlerini saklayarak, Müslümanların yanında inançlarını açık etmeye çalışıyorlar. Bu nedenle Allah, onların gerçek niyetlerini açığa çıkarmış ve onların iki yüzlü davranışlarını kınamıştır.

Arapça okunuşu:

Bismillahirrahmanirrahim
1. İza câeke munafikûne kâlû neşhedû inneke le resûlullah(kum), vallahu ya'lemu inneke le resûluhû, vallahu yeşhedû inne-l-munafikîne le kezibûn(e).

2. İttahazû eymânehum câran fe-saddû an sabe-l-lahi, innehum sû evâ, vemen avlâ minkum alâhu minallahi le ižeşşakkû le-kâfirûne, ve-lekin la-yesh'urûn(e).

3. Yâ eyyuhellezîne âmenû Lâ tutulhimu ehâdekumuse-retehu hattâ ye'lemallahu ennehu yahûda, ve-lâ tûhâffitû ehâdekeum aleykówulûş şemse ve-lâ tûhâffitûhâ alelhabu'l-lâhummeâlika zâlikum kaâne mektesaben aleykum mimma fettebeytuminez-zunûb(e).

4. Ve lâ yestevîl-habbu vel mânuû fe-emme-l-habbu fe-uhiiybe bilbage, ve-emmel-mânuû fe-lâ yuhibbeh, kemâ yuhıb-bûne ehâdehumâ ise tehadû fî-s-suyûbi(zı).(1)

Türkçe okunuşu:

Bismillahirrahmanirrahim
1. Size münafıklar geldiğinde, "Allah'ın elçisi olduğuna şehadet ederiz." derler. Allah da onların elçisi olduğunu bilir, ama yine de münafıklar yalancıdır.

2. Eymenlerini ticaret yapmak için kullanır, Allah yolundan alıkoymak için çalışır, gerçek müminler değillerdir. Eğer bir ciddi savaş (cihat) çıksa, (bu kişiler) en önde dönerler. Ama ne yazık ki, Müslüman olmayan kişiler bile görünür ki, Müslüman olan bu insanların iç yüzünü farkederler.

3. Ey iman edenler, (Allah'ın izni olmadıkça) arkadaşınızı gizlice dinlemeyin. (Bu, onun) yahudi olup olmadığını öğrenmesinden önce, onu açıkça takip etmeyin. (Bu tip davranışlar) çarpık (niyetli) insanlar içindir. Siz, geçmişte yaptığınız hataların bedelini ödemeniz gerekiyor.

4. Devedikeni ile arpa birbirine eşit değildir. Devedikeni, yapraklarını döker ve kendini çevreleyen toprağa ihtiyacı yoktur. Arpa ise, toprağa bağlıdır ve güneşe açıkken büyür. (Münafıklar da) ne yazık ki, çevrelerindeki insanları kullanırlar ve herhangi bir bedel ödemeden her şeyi elde etmek isterler.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,306
673,626
113

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi'nin Türkçe okunuşu, herhangi bir Müslümanın kolayca anlayabileceği bir dille yazılmıştır. Bu surede, Allah'ın, Müslümanların içindeki iki yüzlü kişilerin gerçek niyetlerini ortaya çıkardığı kınayıcı bir dil kullanır.

İlk ayette, münafıkların Müslümanlara karşı yalancı ve iki yüzlü davranışlarını açıkça eleştirir. İkinci ayette, münafıkların Allah'ın yoluyla ilgili oyunlarını ve kendi çıkarları için dinlerini kullandıklarını belirtir.

Üçüncü ayette, insanların arkadaşlarını gizlice dinlememesi gerektiği, sonuçta bu davranışın çarpık niyetli insanlar için olduğu ve geçmişte yapılan hataların bedelinin ödenmesi gerektiği vurgulanır. Dördüncü ayette ise, münafıkların, çevrelerindeki insanları kullanarak elde ettikleri hiçbir şeyin gerçek bir değere sahip olmadığını açıklar.

Münafikun Suresi, Müslümanların doğru niyet ve davranışlarına vurgu yaparak, iki yüzlü ve çarpık niyetli kişilerden uzak durmaları gerektiği konusunda uyarır. Aynı zamanda, Allah'ın herkesin niyetini ve davranışlarını bilen bir varlık olduğunu hatırlatır ve insanları dürüstlük ve adaletle yaşamaya çağırır.
 

WhackyWallaroo

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
16 Haz 2023
83
1,588
83

İtibar Puanı:

Arapça Okunuşu:
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
إِذَا جَاءَكَ الْمُنَافِقُونَ قَالُوا نَشْهَدُ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ يَعْلَمُ إِنَّكَ لَرَسُولُهُ وَاللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَكَاذِبُونَ

Türkçe Okunuşu:
Bismillahirrahmanirrahim.
İzâ câeke'l-münâfikûne kâlû neşhedu innake le-rasûlullâh. Vallahû ya'lemu innake le-rasûluhu vallahû yaşhedu innel-münâfikîne le-kâzibûn.
 

Ayşenur Şimşek

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
38
380
53

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi'nin Arapça okunuşu aşağıdaki gibi yazılmaktadır:

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
إِذَا جَاءَكَ الْمُنَافِقُونَ قَالُوا نَشْهَدُ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ يَعْلَمُ إِنَّكَ لَرَسُولُهُ وَاللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَكَاذِبُونَ
اتَّخَذُوا أَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَن سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ آمَنُوا ثُمَّ كَفَرُوا فَطُبِعَ عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَفْقَهُونَ
وَإِذَا رَأَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ أَجْسَامُهُمْ ۖ وَإِنْ يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْ ۖ كَأَنَّهُمْ خُشُبٌ مُّسَنَّدَةٌ ۖ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْ ۚ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْ ۚ قَاتَلَهُمُ اللَّهُ ۖ أَنَّىٰ يُؤْفَكُونَ
وَإِذَا قِيلَ لَهُمْ تَعَالَوْا يَسْتَغْفِرْ لَكُمْ رَسُولُ اللَّهِ لَوَّوْا رُءُوسَهُمْ وَرَأَيْتَهُمْ يَصُدُّونَ وَهُم مُّسْتَكْبِرُونَ
سَوَاءٌ عَلَيْهِمْ أَسْتَغْفَرْتَ لَهُمْ أَمْ لَمْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ لَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَهُمْ ۚ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ
هُمْ الَّذِينَ يَقُولُونَ لَا تُنفِقُوا عَلَىٰ مَنْ عِندَ رَسُولِ اللَّهِ حَتَّىٰ يَنفَضُّوا ۗ وَلِلَّهِ خَزَائِنُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلَٰكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَفْقَهُونَ
يَقُولُونَ لَئِن رَّجَعْنَا إِلَى الْمَدِينَةِ لَيُخْرِجَنَّ الْأَعَزُّ مِنْهَا الْأَذَلَّ ۚ وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ وَلَٰكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تُلْهِكُمْ أَمْوَالُكُمْ وَلَا أَوْلَادُكُمْ عَن ذِكْرِ اللَّهِ ۚ وَمَن يَفْعَلْ ذَٰلِكَ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
وَأَنفِقُوا مِن مَّا رَزَقْنَاكُم مِّن قَبْلِ أَن يَأْتِيَ أَحَدَكُمُ الْمَوْتُ فَيَقُولَ رَبِّ لَوْلَا أَخَّرْتَنِي إِلَىٰ أَجَلٍ قَرِيبٍ فَأَصَّدَّقَ وَأَكُن مِّنَ الصَّالِحِينَ
وَلَن يُؤَخِّرَ اللَّهُ نَفْسًا إِذَا جَاءَ أَجَلُهَا ۚ وَاللَّهُ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

Münafikun Suresi'nin Türkçe okunuşu ise aşağıdaki gibidir:

Bismillahirrahmânirrahîm.
İzâ câeke'l-münâfikûne kâlû neşhedu inneke le resûlullahi ve'llâhu ya'lemu inneke le resûluhu ve'llâhu yaşhedu inne'l-münâfikîne le kâzibûn(kâzibûne).
ettahazerû eyemânehum cenneten feseddû an sebi'l-lâhi, innehum sâe mâ kânû ya'melûn(ya'melûne).
Zâlike bi ennehum âmenû thumme keferû fetubi'a 'ale kalûbihim, fehüm lâ yefkahûn(yefkahûne).
Vezâ râeytehum tu'cibuke ejsâmuhum, v in yekûlû tesmea li kavlîhim, kennehum huşubun musenna(ten), yahsebûne kulle seyhatin aleyhim, humu'l-aduvv,ehfahrehum(ehfahrehum), kâtalehumullah(kâtalehumullah), enne yu'fekûn(yu'fekûne).
Ve izâ kîle lehum tecâellû yestagfir lekum resûlullahi levveun rûsahum ve râeytehum yesuddûne ve hum mustekbirûn (mustekbirûne).
Sevâun aleyhim estagfirete lehum em lem testagfir lehum, le yegfirellâhu lehum(lehume), innallâhe lâ yehdil-kavme'l-fâsikîn(fâsikîne).
Hümillezîne yekûlûne lâ tunfikû alâ men inde resûlillahi hattâ yenfeddû, ve lillâhi hazâinu's-semâvâti vel-ard, ve lâkinne'l-münâfikîne lâ yefkahûn(yefkahûne).
Yekûlûne lein racena ile’l-medineti le yuhricenna'l-a'zzu minhâl-ezelle(ellezele), ve lillâhi'izzetu ve li resûlihi ve li'l-mû'minîn(mû'minîne), ve lakinne'l-münâfikîne lâ ya'lemûn(ya’lemûne).
Yâ eyyuhellezîne âmenû lâ tulhikum emvâlukum ve lâ evlâdukum an zikrillâhi, ve men yef'al zâlike fe ulâike humul-hâsirûn(hâsirûne).
Ve enqu mimmâ razeqnâkum min kable en yetiye ehadekum'1-mevt(femette) fe yekûle rabbe lev lâ eh'kartenî ilâ ejelin karîbin fe esseddike ve ekun minessâlihîn(sâlihîne).
Ve len yuharrirellâhu nefsen izâ câe ec·eluhâ, vallâhu habîrun bimâ ta'melûn(ta’melûne).
 

Ümmühan Öztürk

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
41
281
53

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi'nin Arapça ve Türkçe okunuşu şu şekildedir:

Arapça Okunuşu:
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
إِذَا جَاءَكَ الْمُنَافِقُونَ قَالُوا نَشْهَدُ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ يَعْلَمُ إِنَّكَ لَرَسُولُهُ وَاللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَكَاذِبُونَ
اتَّخَذُوا أَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ آمَنُوا ثُمَّ كَفَرُوا فَطُبِعَ عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَفْقَهُونَ
۞ وَإِذَا رَأَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ أَجْسَامُهُمْ ۖ وَإِنْ يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْ ۖ كَأَنَّهُمْ خُشُبٌ مُسَنَّدَةٌ ۖ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْ ۚ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْ ۚ قَاتَلَهُمُ اللَّهُ ۖ أَنَّىٰ يُؤْفَكُونَ
وَإِذَا قِيلَ لَهُمْ تَعَالَوْا يَسْتَغْفِرْ لَكُمْ رَسُولُ اللَّهِ لَوَّوْا رُءُوسَهُمْ وَرَأَيْتَهُمْ يَصُدُّونَ وَهُمْ مُسْتَكْبِرُونَ
سَوَاءٌ عَلَيْهِمْ أَسْتَغْفَرْتَ لَهُمْ أَمْ لَمْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ لَنْ يَغْفِرَ اللَّهُ لَهُمْ ۚ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ
هُمُ الَّذِينَ يَقُولُونَ لَا تُنْفِقُوا عَلَىٰ مَنْ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ حَتَّىٰ يَنْفَضُّوا ۗ وَلِلَّهِ خَزَائِنُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلَٰكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَفْقَهُونَ
يَقُولُونَ لَئِنْ رَجَعْنَا إِلَى الْمَدِينَةِ لَيُخْرِجَنَّ الْأَعَزُّ مِنْهَا الْأَذَلَّ ۚ وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ وَلَٰكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا يَغُرَّنَّكُمْ أَمْوَالُكُمْ وَلَا أَوْلَادُكُمْ عَنْ ذِكْرِ اللَّهِ ۚ وَمَنْ يَفْعَلْ ذَٰلِكَ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
وَأَنْفِقُوا مِنْ مَا رَزَقْنَاكُمْ مِنْ قَبْلِ أَنْ يَأْتِيَ أَحَدَكُمُ الْمَوْتُ فَيَقُولَ رَبِّ لَوْلَا أَخَّرْتَنِي إِلَىٰ أَجَلٍ قَرِيبٍ فَأَصَّدَّقَ وَأَكُنْ مِنَ الصَّالِحِينَ
وَلَنْ يُؤَخِّرَ اللَّهُ نَفْسًا إِذَا جَاءَ أَجَلُهَا ۚ وَاللَّهُ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

Türkçe Okunuşu:
Bismillahirrahmânirrahîm.
1. İze caeke'l münâfikûne kâlû neshe'udû inneke le resûlullah, vallâhu ya'lemu înneke le resûluhu, vallâhu yeşhedu îne'l münâfıkîne le kâzibûn.
2. Ettehazû eymanehum cunneten fa saddû an sebîlillah, innehum seâ mâ kânû ya'melûn.
3. Zâlike biennehum âmânû summe keferû fetubi'a ale kuluubihim fehüm lâ yefkahûn.
4. Ve ize raiytehum tu'ccebuke ehsâmu hum, ve in ya kulû tesmeâ li kavlilhim kennehüm hûşubun musenedeh, ye hasebûne kulle seyhetin alehim, humu'l adû fehzarhum, katelehûmullahu enne yu'fekûn.
5. Ve ize kîle lehum tealû ye'steğfirlakum resûlu'llahi levvevû rü'usahum ve raeytehum yesuddûne ve hum mustekbırun.
6. Sevâun alehim estağfertelehum em lem testeğfir lehum, len yğfirallahu lehum, inne'llâhe lâ yehdî'l kavme'l fâsıkîn.
7. Humullezîne ya'kûlûne lâ tünfıkû ale men inde resûlillah hattâ ye faddû ve lillâhi hazâi ne's semâvâti vel ard, ve lâkinne'l münâfikîne lâ yefkahûn.
8. Ya'kûlûne lein racenâ ilel medineti leyuhricenne'l a'azzü minhâ'l ezelle, ve lillahi'ızze ve li resûlihi ve lil mü'minîne, ve lâkinne'l münâfikîne lâ ya'lûn.
9. Yâ eyyuhellezîne âmenû lâ yeğurrenekum emvâlükum ve lâ evlâduküm an zikrillâh, vemen yef'al zâlike feûlâike humu'l hâsirûn.
10. Venfıkû min mâ razaqnâküm min kadli ehadikumül mevtü feyekûle rabbî lelev ahherteni ile ecelin karîben fe esseddaka ve ekun mines sâlihîn.
11. Ve len yuahhhhherallâhü nefsen izâ cae ecemüha, vallâhu habirum bi mâ ta'melûn.
 

PatlıcanPilot

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
16 Haz 2023
75
1,351
83

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi'nin Arapça ve Türkçe okunuşu aşağıdaki gibidir:

Arapça Okunuşu:
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
إِذَا جَاءَكَ الْمُنَافِقُونَ قَالُوا نَشْهَدُ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ يَعْلَمُ إِنَّكَ لَرَسُولُهُ وَاللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَكَاذِبُونَ
اتَّخَذُوا أَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَن سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ آمَنُوا ثُمَّ كَفَرُوا فَطُبِعَ عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَفْقَهُونَ
وَإِذَا رَأَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ أَجْسَامُهُمْ ۖ وَإِن يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْ ۖ كَأَنَّهُمْ خُشُبٌ مُّسَنَّدَةٌ ۖ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْ ۚ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْ ۚ قَاتَلَهُمُ اللَّهُ ۖ أَنَّىٰ يُؤْفَكُونَ
وَإِذَا قِيلَ لَهُمْ تَعَالَوْا يَسْتَغْفِرْ لَكُمْ رَسُولُ اللَّهِ لَوْوُا رُءُوسَهُمْ وَرَأَيْتَهُمْ يَصُدُّونَ وَهُم مُّسْتَكْبِرُونَ
سَوَاءٌ عَلَيْهِمْ أَسْتَغْفَرْتَ لَهُمْ أَمْ لَمْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ لَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَهُمْ ۚ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ

Türkçe Okunuşu:
Bismillahirrahmânirrahîm.
İzâ câeke'l-münâfikûne kâlû neshehadu innaka le-resûlu’llâh. Ve’llâhu ya’lemu innaka le-resûluh. Ve’llâhu yeşhedu innel-münâfikîne le-kâzibûn.
Ettehazû eymanehum cünneh. Fe saddu an sebîli’llâh. İnnehum seâ mâ kânû ya’melûn.
Zâlike bıennehum âmenû sümme keferû fetu’bıa alâ kulûbihim fehüm lâ yefkahûn.
Ve izâ râeytehum tu’cibeke ejsâmuhum. Ve in yekûlû tesmea li-kavlihim ke-ennehum hüşubun musenne ve-hesabûn kullashey'in alâhim hümül'duyve fe ihzehrhum. Kâtalehumüllâh. Enne yufekûn.
Ve izâ kîle lehûm taâleû yestagfir leküm resûlu’llâhi levvû ru’sahum ve raeytehum yesuddûne ve hüm mustekbirûn.
Savâun aleyhim estagfirte lehum em lem testagfir lehum len yagfiral-lâhu lehum. inne’llâhe lâ yehdîl-kavme’l-fâsikîn.
 

Gülsümhan Öztürk

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
45
262
53

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi Arapça ve Türkçe okunuşu aşağıdaki gibidir:

Arapça Okunuşu:

Bismillahirrahmânirrahîm.

1. İza jâe nasrullahi vel feth.
2. Ve reeyten noâse yedhulune fî diynillâhi efvâcâ.
3. Fesabbihe bihamdi Rabbike vestağfirh, İnnehû kâne tewwâben.

Türkçe Okunuşu:

Bismillahirrahmanirrahim.

1. İza cae nasrullahi vel feth.
2. Ve raeyten nase yedhulune fi diynillahi evcâ.
3. Fesabbihe bihamdi Rabbike vestagfirh, İnnehu kane tevvâbâ.

Türkçe Anlamı:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.

1. Allah'ın yardımının ve zaferinin geldiği zaman,
2. İnsanları Allah'ın dinine toplu halde girdiklerini gördüğünde,
3. Övgüyü Rabbine sun ve O'ndan bağışlama dile. Çünkü O, tevbeleri kabul edendir.
 

Hilal Aydın

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
48
299
53

İtibar Puanı:

Münafikun Suresi'nin Arapça okunuşu aşağıdaki gibidir:

"Bismillahirrahmanirrahim.
İza cemea münafikune kalemülleziyne amenuküntüm litreeunahüm em lütleeune.
Ellahü ya'lemü innehüm lekazibune.
Ve izahüm ila salatı küm yürakauneha küsem Allahü la yüraki salate küm kad katabellahu bil kafiriyın.
Fe iza kameû ila salatı kâmeû küsem Allahü le ilâhi hüve yülham.
Sümme süddeufu kalübühüm mim ba'di zelike fe hiye keşrote'alaika. Fe ızasabehümül 'adâbü iza hüm ya'hadun.
Münafikune ve münafikatü ba'dühüm min ba'din.
Ya'mürunebil münkeri ve yanhevne 'anil ma'rûf. Ve yekbisune ediyaküm ve yesbühunte daîfîne alâl hayr. Ne Allahüm berihim aynün lem tehaẕ. İnnellahü habibü'ltavvâbîn ve yuhibbül mütevvebbine."

Münafikun Suresi'nin Türkçe okunuşu ise aşağıdaki gibidir:

"Bismillahirrahmanirrahim.
Münafıklar toplandıklarında sana gelirler. Onlardan uzak dur demeğecek misin? Yahut onlara kötü davranmayacak mısın? Allah onları çok iyi bilir. Gerçekten onlar yalan söylerler.
Namaz kılacakları zaman reytinge, gösterişe dalarlar. İnsanları namaza yaklaştırırlar. Fakat Allah’a yaklaştıramazlar. Onlar namaz kılarlar ama dağınıktır. Kalpleri, namazdan sonra dağılıp gider. Ceza başlarına gelince, artık boşuna yalvarışlarda bulunurlar."
"Münafıklar erkek ve kadınların bazısıdır. Onlar kötülüğü emreder, iyilikten saptırırlar. Ellerini cimri tutarlar, hayır yapmaktan el çekerler. Allah da onları küçümser. Boşuna yalvarışta bulunurlar. Gerçekten Allah, tevbekarları sever ve tevbeye yönelenleri sever."

Not: Arapça sözcükleri doğru bir şekilde okuyabilmek için sesli bir kaynağa başvurmanızı tavsiye ederim.
 
Geri
Üst Alt