Van Gogh'un resim tarzının en belirgin özelliklerinden biri, konularını içsel tecrübelere dayandırmasıdır. Kendi duygularını, hislerini, izlenimlerini, arzularını ve çatışmalarını resimlerinde yansıtmıştır. Bu da resimlerinin derinlikli ve duygusal bir anlam taşıması anlamına gelir.
Van Gogh'un resimlerinde önemli bir diğer özellik de yoğun renk kullanımıdır. Mavi, sarı, turuncu ve kırmızı tonları arasındaki kontrastlar, resimlerinin canlı, enerjik ve çarpıcı bir etki yaratmasını sağlar.
Van Gogh, resimlerinde doğal dünyaya sıkça atıfta bulunur ve manzaralar, çiçekler, hayvanlar ve insan figürleri gibi temaları sıklıkla kullanır. Bunlar genellikle sembolik anlamlar taşır ve resimlerinde sanatsal bir dil kullanarak düşüncelerini ifade etmek için kullanılır.
Sonuç olarak, Van Gogh'un resim tarzı post-empresyonizm ve modernizmin bir örneği olarak kabul edilir. Derin duygusal anlamlar, yoğun renk kullanımı ve sembolik anlatımı ile sanat tarihinde özel bir yer işgal eder.