Tarihsel materyalizm, Karl Marx ve Friedrich Engels tarafından ortaya atılan bir felsefi ve tarihi anlayıştır. Bu anlayış, toplumsal ve tarihsel gelişmeleri maddi koşulların belirlediğini ve bu nedenle maddi üretim ilişkilerinin toplumun temelini oluşturduğunu savunur.
Tarihsel materyalizm, materyalist felsefeye bağlıdır. Materyalizm, maddenin gerçeklik temeli olduğunu ve insan bilgisinin maddi gerçeklikten türediğini öne süren bir felsefi düşünce sistemidir. Materyalizme göre, maddi koşullar insanların düşünsel ve toplumsal yaşamını belirler ve insanlar bu koşullara uygun olarak hareket eder.
Tarihsel materyalizm, bu temel materyalist prensipleri tarihsel süreçlere uygular. Marx ve Engels'e göre, insan toplumları maddi üretim süreçlerine dayanır. Bu süreçler, insanların yaşam koşullarını ve toplumsal ilişkilerini şekillendirir. Örneğin, tarım toplumlarından endüstriyel kapitalist toplumlara geçiş, maddi üretim ilişkilerinin değişimi ile açıklanabilir. Bu süreci belirleyen, maddi üretim araçlarına ve üretim ilişkilerine dair çelişkilerdir.
Tarihsel materyalizm, insan toplumlarının tarihinin birbiriyle bağlantılı olduğunu ve tarih boyunca belirli bir gelişim yönü olduğunu iddia eder. Bu gelişim sürecinde, toplumsal yapılar ve ideolojiler, maddi koşulların evrimiyle uyumlu şekilde değişir ve dönüşür.
Tarihsel materyalizm, sınıf mücadelesi kavramını da içerir. Marx ve Engels'e göre, insanların sınıf ilişkileri ve çelişkileri, maddi koşulların ve üretim ilişkilerinin sonucunda ortaya çıkar. Sınıf mücadelesi, bu koşullara ve ilişkilere dayanır ve toplumsal dönüşümün itici gücüdür.
Sonuç olarak, tarihsel materyalizm, materyalizm ilkesini tarih ve toplum üzerine uygulayan bir felsefi ve tarihi anlayıştır. Maddi üretim ilişkileri ve koşullarının belirleyici olduğunu savunarak, insan toplumlarının tarihini açıklamaya çalışır ve sınıf mücadelesi gibi kavramları kullanır.