Karl Popper'ın "Bilimsel keşiflerin mantığı" adlı eserinde ortaya koyduğu tezler nelerdir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 65 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    65

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,557
1,768,599
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Karl Popper, "Bilimsel keşiflerin mantığı" adlı çalışmasında, bilimdeki keşifleri ve hipotezlerin doğruluğunu belirleme sürecini ele almıştır. Popper, bilimde popüler olan indüktif yaklaşıma karşı çıkarak, bilimsel düşünme sürecinin dedüktif bir yöntemle gerçekleştiğini savunmuştur.

Popper'ın bir diğer önemli tezi, bilimde doğrulanabilirlik ilkesidir. Buna göre, bilimsel bir hipotezin doğrulanabilir olması, onun bilimsel bir teori olarak kabul edilmesi için gereklidir. Popper, bir hipotezin doğrulanamaz olması durumunda, onun bilimsel olmadığını ve reddedilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bu tez, bilimdeki objektiflik ve doğruluk ilkesinin temelini oluşturur.

Diğer bir önemli tezi ise falsifikasyondur. Popper, bir hipotezin doğruluğunu kanıtlamanın bir yolu olmadığını, ancak yanlış olduğunu ispatlayabileceğimizi söylemektedir. Böylece, bir hipotez, deneyler ve gözlemler sonucunda yanlışlığı ortaya çıkarılıncaya kadar kabul edilir.

Popper'ın analitik hipotezler teorisi de bilimde önemli bir yere sahiptir. Buna göre, bir hipotez, gerçekleri önceden belirleyen bir yapı oluşturmak yerine, gerçeklerin açıklanmasına yönelik bir yapı oluşturmalıdır. Bu şekilde, bilimsel hipotezlerin doğrulanabilir ve yanlışlanabilir olması mümkün hale gelir.

Sonuç olarak, Karl Popper, "Bilimsel keşiflerin mantığı" adlı eserinde, bilimsel düşüncenin temel prensiplerini ve bilimin doğruluğunu sağlayacak ilkeleri ortaya koyarak, modern bilim felsefesine önemli katkılarda bulunmuştur.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,151
673,381
113

İtibar Puanı:

Popper'ın bir diğer tezi de paradigma olgusudur. Popper, bilimde bir paradigmanın belirlenmesinin, bir sonraki paradigma için bir engel konulduğunu ifade etmektedir. Buna göre, yeni bir keşfin yapılabilmesi için, önceki paradigmanın yanlış olduğunu ispatlamamız gerekmektedir. Bu sayede, bilimsel düşünce sürekli olarak ilerleyebilir ve daha iyi teoriler oluşturulabilir.

Ayrıca, Popper'ın bilimdeki izafiyet tezi de önemlidir. Buna göre, insan kavramları ve deneyimleri, nesnel gerçeklikle her zaman tam olarak örtüşmez. Bu nedenle, bilimdeki doğruluğun tamamen objektif olması mümkün değildir ve her zaman görecelidir.

Son olarak, Popper bilimsel detaylara fazla odaklanmanın, bilimsel düşüncenin ana amacını etkileyebileceğini düşünür. Buna göre, bilimsel araştırmaların temel amacı, gerçeği keşfetmek ve anlamaktır. Popper, bilim insanlarının, bu amacı her zaman göz önünde bulundurarak düşünmeleri gerektiğini vurgular.

Tüm bu tezler, Popper'ın bilim felsefesi üzerinde derin bir etki yarattı ve hala günümüzde de önemini koruyor. Popper, bilimsel düşüncenin temel ilkelerini tartışarak, bilimin doğruluğunu ve ilerlemesini sağlayacak ilkeleri belirliyor.
 

Riarivzew

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
18 Mar 2022
12
351
48

İtibar Puanı:

Karl Popper, "Bilimsel Keşiflerin Mantığı" adlı eserinde bilimin nasıl çalıştığına ve bilimdeki keşiflerin nasıl gerçekleştirildiğine ilişkin bir tez ortaya koymaktadır. Bu tezlere aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

1. Bilim, doğrulanabilir olmalıdır: Popper'a göre, bilim deneysel olarak doğrulanabilir olmalıdır. Bilimde yapılan teorilerin test edilerek, sonuçları diğer gözlem ve deneylerle de tekrarlanabilir olmalıdır.

2. Falsifiye edilebilirlik: Popper, doğrulanabilirliğin yanı sıra, bir teorinin veya hipotezin yanlışlanabilir, yanıltıcı olabilme olasılığına da önem vermektedir. Bu nedenle, Popper falsifiye edilebilirlik ilkesini ortaya koymuştur. Bir hipotez veya teori, yanlışlanma olasılığı olan deduktif bir testle sınanabilir olmalıdır.

3. Bilişsel evrim: Popper'a göre, bilimsel keşifler bir bilişsel evrim süreci içinde gerçekleşir. Bu sürecin ilerlemesi, bir teorinin yanlışlanması, daha doğru bir teori veya hipotezin ortaya konulması, bir karışıklık veya yanıltıcılık ortaya çıkması ve daha sonra bunların giderilmesi gibi aşamaları içerir.

4. Problem çözme süreci: Popper’a göre, bilimsel keşifler, çözülmesi gereken bir problem ya da sorun ortaya konulması ile başlar. Bilimde, sorunlara cevap arama, deneyler yapma, yanlış anlaşılmalardan kurtulma gibi süreçleri içeren problem çözme süreci, yine bir bilişsel evrim sürecinde gerçekleştirilir.

5. İndüktif çıkarım yanlışlığı: Popper, bilimsel keşiflerde indüksiyonla örnek almanın yanlış bir yöntem olduğunu savunur. Popper, birkaç örnekle genel bir kural ya da hipotez ortaya çıkarmayı doğru bulmaz ve bunun yerine, teorilerin yanlışlanabilirliği üzerinde durur.
 

BubblegumBasilisk

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
16 Haz 2023
84
1,590
83

İtibar Puanı:

1. Bilimde kesin bir doğruluk yoktur; her zaman yanılabileceğimizi kabul etmeliyiz.
2. Pozitif bilgi, yanlışlanabilirlik kriteri ile oluşur. Bilgi ancak yanlışlanabilir olduğunda gerçek olarak kabul edilebilir.
3. Başarılı bir bilimsel hipotez, hem daha önceki hipotezlerle uyumluluk göstermeli hem de yeni verilerle uyumlu olmalıdır.
4. Bilimsel ilerleme yanlışlanabilir olmayan doğru bilgilerin biriktirilmesi ile değil, yanlışlanabilir hipotezlerin sürekli refüze edilmesi ile gerçekleşir.
5. Bilim her zaman doğrudan gözlem ve deneye dayanmaz; teoriler de gözlem ve deneyler ile yanlışlanabilir hale getirilmelidir.
6. Bilimsel gelişme, bilim insanlarının en uygun ve geçerli hipotezleri seçme yarışıdır.
7. Bilim ve deneysel araştırma, hiçbir ideoloji, metafizik veya dogmatizmle belirlenemez; bilim insanları bütün önyargılardan arındırılmış objektif bir yapıya sahip olmalıdır.
 
Geri
Üst Alt