Gerçekçilik (Realizm), bilginin varoluşuna dayanan bir epistemolojik teori olarak kabul edilir. Gerçekçiler, varoluşsal gerçekliğin, kavramsal gerçekliğin (düşünceler, idealler gibi) önünde olduğunu düşünürler.
Gerçekçiler, bilginin doğru olduğu sürece varoluşsal gerçeklikle uyumlu olduğuna inanırlar. Bilginin gerçeğe karşılık gelmesi, gerçekliği tarafsız, nesnel ve bağımsız bir şekilde yansıtması gerektiğine inanırlar.
Realizmin en tanınmış temsilcilerinden biri olan Aristoteles, gerçekçilik görüşünü savunurken bilginin beş duyu organı tarafından algılanan gerçeklerden elde edildiğini savunmuştur.
Realizm, bilginin varlığına dayanırken, idealizme (düşüncelerin gerçeğin önünde olduğunu savunan epistemolojik teori) karşı bir tavır takınır. Gerçekçiler, dünyanın başlangıçta tartışılamaz bir gerçeklik olduğuna inanırlar. Buna karşılık, idealistler, gerçekliğin bireysel deneyimlerden ve farklı bakış açılarından kaynaklandığını düşünürler.
Gerçekçilik, bilginin varlık temeli olduğu için, epistemolojik tartışmalar açısından önemli bir konudur. Gerçekçi bir bakış açısı, bilginin doğru ve gerçek olduğuna inanılan varsayımlarını temellendirir. Bu nedenle, gerçekçilik epistemolojik tartışmaların anahtarıdır.
Gerçekçiler, bilginin doğru olduğu sürece varoluşsal gerçeklikle uyumlu olduğuna inanırlar. Bilginin gerçeğe karşılık gelmesi, gerçekliği tarafsız, nesnel ve bağımsız bir şekilde yansıtması gerektiğine inanırlar.
Realizmin en tanınmış temsilcilerinden biri olan Aristoteles, gerçekçilik görüşünü savunurken bilginin beş duyu organı tarafından algılanan gerçeklerden elde edildiğini savunmuştur.
Realizm, bilginin varlığına dayanırken, idealizme (düşüncelerin gerçeğin önünde olduğunu savunan epistemolojik teori) karşı bir tavır takınır. Gerçekçiler, dünyanın başlangıçta tartışılamaz bir gerçeklik olduğuna inanırlar. Buna karşılık, idealistler, gerçekliğin bireysel deneyimlerden ve farklı bakış açılarından kaynaklandığını düşünürler.
Gerçekçilik, bilginin varlık temeli olduğu için, epistemolojik tartışmalar açısından önemli bir konudur. Gerçekçi bir bakış açısı, bilginin doğru ve gerçek olduğuna inanılan varsayımlarını temellendirir. Bu nedenle, gerçekçilik epistemolojik tartışmaların anahtarıdır.