Ray Bradbury'un Fahrenheit 451 adlı eserinde işlediği distopya teması, toplumun düşünce özgürlüğünün engellenmesi ve kitapların yasaklanmasıdır. Roman, kitapların yakılması için görevlendirilmiş bir itfaiyeci olan Montag'ın, düşüncelerini özgürleştirme ve sistemi sorgulama yolundaki direnişinin hikayesini anlatır. Bradbury, distopya temasını bu eserinde çok başarılı bir şekilde ve okuyucuların hayal güçlerine hitap eden detaylı anlatımıyla işlemiştir. Kitap aynı zamanda teknolojinin insanları yalnızlaştırmasına da değinerek geleceğe dair endişeleri dile getirir. Fahrenheit 451, distopya edebiyatının en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir ve günümüzde de okuyucular tarafından geniş bir ilgi görmeye devam etmektedir.