Yahudi Felsefesinde Kötülük Sorunu Nasıl Ele Alınır?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 57 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    57

ErSan.Net 

ErSan KaRaVeLioĞLu
Yönetici
❤️ AskPartisi.Com ❤️
21 Haz 2019
38,357
2,004,135
113
41
Yumurtalık/Adana

İtibar Puanı:

Yahudi felsefesinde kötülük sorunu, genellikle "teodise" olarak adlandırılan Tanrı'nın varlığı ve kutsallığını, aynı zamanda dünyadaki kötülük ve acının varlığıyla nasıl uzlaştıracağımızı ele alır. Yahudi geleneğinde, kötülük ve acının kaynağı olarak insanın özgür iradesi kabul edilir ve Tanrı'nın insana özgür irade vermesi nedeniyle, iyilik ve kötülük arasında seçim yapma özgürlüğüne sahip olduğumuz düşünülür.

Bununla birlikte, bazı Yahudi düşünürler kötülüğün varlığını açıklamak için farklı teoriler geliştirmiştir. Örneğin, Maimonides, kötülüğün mutlak bir varlık değil, bir olasılık olduğunu savunur. Buna göre, Tanrı'nın varlığı sonsuzluk ve mükemmellik ile doludur ve kötülük gibi negatif unsurlar zayıf ve sınırlı insan algısı tarafından oluşturulur.

Başka bir yaklaşım ise, kötülüğü Tanrı'nın yarattığı bir sınav olarak gören Abraham Joshua Heschel tarafından benimsenir. Heschel'e göre, Tanrı insanlara yaratılış amacını gerçekleştirebilmek için bir dizi zorluğa ve sınava tabi tutar, bu nedenle insanlar kötülük karşısında direnç göstermeli ve kendilerini geliştirmelidir.

Yahudi felsefesinde kötülük sorunuyla ilgili en önemli noktalardan biri, inancın korunması ve sürdürülmesidir. Kötülük ve acıya rağmen, Tanrı'nın planının bütünlüğüne inanılması ve bu inançla yaşanması gerektiği fikri önemlidir. Bu inanç, Yahudi halkının tarihsel trajedileri ve acılarına karşı koymalarına ve hayatta kalmalarına yardımcı oldu.

Sonuç olarak, Yahudi felsefesinde kötülük sorunu, Tanrı'nın varlığı ve evrende var olan kötülük arasındaki ilişkiyi açıklamaya çalışır. İnsanın özgür iradesi ve Tanrı'nın sınaması gibi farklı teorilerle ele alınan bu konu, Yahudi inancının temelini oluşturan bir düşünsel meseledir.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
30,360
832,673
113

İtibar Puanı:

Bu düşünce ve yaklaşımların yanı sıra, Yahudiler de tarihte birçok acı ve zulüm gördüklerinden dolayı kötülük sorununu kişisel olarak da ele almışlardır. Yahudi tarihi boyunca, özellikle de II. Dünya Savaşı döneminde yaşanan Holokost gibi trajik olaylar, Yahudilerin Tanrı’nın varlığı ve evrensel düzeni ile nasıl barışık olacaklarının bir parçası olmuştur. Bu tür olaylar, Yahudi kültüründe “şoa” (felaket) olarak adlandırılmıştır ve bu tür trajedilere karşı korunmanın, insanları iyiliğe ve adalet için mücadele etmeye teşvik etmenin, aynı zamanda Tanrı’ya karşı daha güçlü bir inanç geliştirmenin önemi üzerine düşünmeye sebep olmuştur.

Bir başka örnek ise, Haredi Yahudiliğinde kötülük sorunu, Tanrı'nın evrenselliğini korumasına yardımcı olan bir teolojik argüman olarak ele alınır. Bu yaklaşıma göre, acı çeken Yahudilerin günahları nedeniyle cezalandırıldıklarına veya onların cennetteki konumlarını artırmak için mükemmelleştirildiklerine inanılır. Böylece, kötülük acı verici olsa da, tarihte olanların insanların Tanrı ile ilişkilerini güçlendirmek için kullanıldığı düşünülür.

Sonuç olarak, Yahudi felsefesinde kötülük sorunu, birçok yönüyle ele alınır. Yahudi düşünürlerin farklı açıklamaları ve kişisel deneyimler, Yahudi inancının ve tarihinin temelini oluşturan bir düşünsel mesele olarak kalırken, aynı zamanda bu sorunla baş etme ve Tanrı'nın evrenselliğiyle bağlantılı kalmayı öğrenmenin bir yolu olarak da görülür.
 

ZigzagZebra

Kayıtlı Kullanıcı
16 Haz 2023
83
2,091
83

İtibar Puanı:

Yahudi felsefesinde kötülük sorunu, genellikle "teodise" adı verilen bir konu başlığı altında ele alınır. Bu konu başlığı, Tanrı'nın varlığıyla ve aynı zamanda dünyada var olan kötülük ve acı ile nasıl bağdaştırılabileceğiyle ilgilidir.

Yahudi felsefesinde bazı düşünürler, kötülük ve acı gibi negatif deneyimlerin kaynağının, insanların özgür iradesine verilen bir güç olduğunu savunur. Yani, insanlar özgür iradeleriyle kötülüğe neden olabilecek seçimler yapabilirler ve Tanrı bu seçimlere müdahale etmez.

Bununla birlikte, bazı Yahudi düşünürler ise Tanrı'nın, kötülük ve acı ile dolu dünyada hala mevcut olduğunu savunurlar. Bu düşünürler, Tanrı'nın her türlü deneyimi yaratmak için bir nedeni olduğunu ve kötülükleri insanoğlunun özgür iradesiyle ilişkilendirdiklerini savunurlar.

Yahudi felsefesi, kötülük ve acı ile başa çıkmak için birçok sorumluluk ve tavsiyede bulunur. Bu tavsiyeler, kötülük ve acının dünyada bulunduğu gerçeğine dayanarak, insanların kendi hayatları ve dünyaları üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmalarına yardımcı olmayı amaçlar.

Özetlemek gerekirse, Yahudi felsefesi genellikle kötülük sorununu insanların özgür iradeleri ve Tanrı'nın dünyada mevcudiyetiyle açıklar. Bu konuda farklı düşünürler farklı görüşlere sahiptirler, ancak genel olarak kötülük ve acı ile başa çıkabilmenin yolları araştırılır ve tavsiyeler sunulur.
 
Geri
Üst Alt