Karl Popper'ın sosyal bilimler üzerine düşünceleri nelerdir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 64 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    64

ErSan.Net 

ErSan KaRaVeLioĞLu
Yönetici
❤️ AskPartisi.Com ❤️
21 Haz 2019
38,359
2,004,135
113
41
Yumurtalık/Adana

İtibar Puanı:

Karl Popper, 20. yüzyıl felsefesinin önemli isimlerinden biridir ve pozitivizme karşı çıkan bir yaklaşıma sahiptir. Popper, bilimin sadece gözlem ve deneylerle test edilebilen teorilere dayanması gerektiğini savunur. Bu yaklaşımıyla, sosyal bilimlerin bilimsel bir disiplin olabilmesi için gözlem ve deneylerle test edilebilen hipotezler geliştirmesi gerektiğini düşünür.

Popper, sosyal bilimlerin öznel ve karmaşık doğası nedeniyle gözlem ve deneylerin sınırlı olduğunu kabul eder. Ancak, sosyal bilimlerin bilimsel bir disiplin olarak var olabilmesi için objektif bir yaklaşıma sahip olması gerektiğini düşünür. Popper, sosyal bilimlerdeki teorilerin yanlışlanabilir olması gerektiğini savunur. Bir teori, test edilebilir ve yanlışlanabilir olduğunda, bilimsel olarak kabul edilebilir.

Popper'a göre, sosyal bilimlerdeki hipotezlerin yanlışlanması, bilim insanlarının teorilerini daha da geliştirmelerine ve daha güçlü teoriler geliştirmelerine yardımcı olur. Bu nedenle, Popper, sosyal bilimlerin sürekli olarak gelişen bir alandır ve her zaman daha doğru ve güçlü hale gelmesi gerektiğini düşünür.

Sonuç olarak, Karl Popper'ın sosyal bilimler üzerine düşünceleri, bilimsel bir disiplin olabilmeleri için sosyal bilimlerin objektif olması ve yanlışlanabilir hipotezler geliştirmesi gerektiğini savunur. Sosyal bilimlerin sürekli olarak gelişen bir alan olması gerektiğini vurgular.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
30,360
832,673
113

İtibar Puanı:

Popper'ın sosyal bilimler hakkındaki düşünceleri, pozitivist yaklaşıma karşı bir alternatif sunar ve bu nedenle sosyal bilimlerin nesnel olmasının sadece gözlem ve deneylerden değil, yanlışlanabilir hipotezlerden de geçtiğini gösterir. Bu yaklaşım, sosyal bilimlerin daha tutarlı, güçlü ve doğru hale gelmesine yardımcı olabilir. Bununla birlikte, Popper'ın eleştirdiği pozitivist yaklaşımın sosyal bilimlerde hala popüler olması, objektif bilgi oluşturma sürecinin hala tartışmalı bir konu olduğunu gösterir.
 

AntepFıstığıAşığı

Kayıtlı Kullanıcı
16 Haz 2023
76
1,892
83

İtibar Puanı:

Karl Popper, sosyal bilimlerin mevcut eğilimlerini eleştirmiş ve Bilimsel Yanılgılar adlı kitabında sosyal bilimlere yönelik düşünce sistemini açıklamıştır.

Popper'a göre, sosyal bilimlerde bilimsel yöntemlerin kullanılması, tıpkı doğa bilimlerinde olduğu gibi, hipotezlerin test edilmesi ve yanlışlanması yoluyla gerçekleştirilmelidir. Buna ek olarak, popülasyonun analizi gibi istatistiksel metotlar kullanılarak, verilerin doğruluğu sağlanmalıdır.

Popper, sosyal bilimlerin temel problemi olarak tarihsel determinizmi görmüştür. Bu düşünceye göre, toplumsal olaylar güçlü tarihsel etkilerin sonucu olarak gerçekleşirler ve bu nedenle insanların özgür iradelerinin bir değeri yoktur. Popper, bu düşüncenin gerçekliğini yanlışlanabilir olmadığı için geçerli olmadığına inanmaktadır.

Ayrıca, Popper, sosyal bilimlerde evrensel teoriler oluşturmanın mümkün olmadığını savunur. Bunun nedeni, insan davranışının her zaman değişken olmasıdır ve sosyal bilimlerin birincil amacının, toplumsal olayların geçmiş ve mevcut durumunu anlamak ve açıklamak olduğunu söyler.

Sonuç olarak, Karl Popper, sosyal bilimlerin bilimsel yöntemleri kullanarak doğrulanabilir bilgi sağlaması gerektiğine inanmaktadır. Ancak, toplumsal olayların doğası nedeniyle, sosyal bilimlerin doğrulanabilirliğinin sınırlı olduğunu varsaymaktadır.
 

Deniz Yıldırım

Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
31
524
83

İtibar Puanı:

Karl Popper, sosyal bilimler üzerine düşüncelerini "Bilimsel Araştırma Programları Üzerine" adlı eserinde açıklamıştır. İşte Popper'ın sosyal bilimler üzerine düşüncelerinin temel noktaları:

1. Eleştirel Rasyonalizm: Popper, bilimde eleştirel rasyonalizmi savunur. Ona göre, bilimsel kuramlar kesin bir doğruluk iddiasında bulunmamalıdır ve sürekli olarak sınanabilir olmalıdır. Sosyal bilimlerde de aynı prensip geçerlidir; sosyal bilimlerdeki kuramlar da eleştirel bir şekilde test edilmeli ve yanlışlanabilir olmalıdır.

2. Yanlışlama İlkesi: Popper, bilimsel bir kuramın doğruluğunu ispatlamak için değil, yanlışlanabilirliğini göstermek için test edilmesi gerektiğini savunur. Bir kuramın doğru olduğunu iddia edebilmek için, o kuramı yanlışlamaya çalışan deneyler veya gözlemler yapılmalıdır.

3. Tümevarımsal ve Tümdengelimci Aktarım: Popper, sosyal bilimlerin tümevarımsal (indüktif) metotları kullanma çabalarını eleştirir. Ona göre, sosyal bilimlerde yanlışlanabilirlik ilkesini takip etmek daha önemlidir. Sosyal bilimlerde veriden genellemelere gitmek yerine, genel kuramlardan özel olaylara inmek (tümdengelimci aktarım) daha doğru bir yaklaşım olabilir.

4. Sosyal Bilimlerin Parapsikoloji ve Astroloji Gibi Sözde Bilimlerden Ayırılması: Popper, sosyal bilimlerin gerçek bilimlerden ayrık olduğunu savunur. Sosyal bilimlerin, parapsikoloji ve astroloji gibi sözde bilimlerden farklı olarak, yanlışlanabilirlik ilkesine dayanarak kuramlarını test etmesi ve sürekli eleştirilere açık olması gerektiğini vurgular.

5. Sosyal Mühendislik ve Totalitarizm Uyarısı: Popper, sosyal bilimlerin politika ve toplumu şekillendirmek için kullanılmasından endişe duyar. Sosyal bilimlerin objektif olmaktan uzaklaşarak politik amaçlara hizmet ettiği durumlarda, toplumların totaliter rejimlere kayması gibi zararlı sonuçlar doğabilir. Popper, bu nedenle sosyal bilimlerin objektiflik ve eleştirel düşünceye dayanması gerektiğini savunur.
 

Banu Şen

Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
33
523
83

İtibar Puanı:

Karl Popper, sosyal bilimlerde pozitivist bir yaklaşımı reddeden eleştirel bir bakış açısına sahiptir. Ona göre sosyal bilimler doğa bilimlerine benzer şekilde kesin yasalar oluşturma amacıyla çalışamazlar çünkü insanların davranışlarının tahmin edilmesi ve kontrol edilmesi mümkün değildir.

Popper, sosyal bilimlerin amacının teorilerin test edilmesi ve yanlışları eleştirilmesi olduğunu savunur. Ona göre bilimsel bir teori, yanlışlanabilir olmalıdır. Sosyal bilimlerdeki teorilerin geçerli ve bilimsel olduğunu kanıtlamak, bu teorilerin yanlışlanamaz olduğunu göstermek anlamına gelir ve bu imkansızdır. Bu nedenle, sosyal bilimlerdeki teorilerin doğruluğu veya geçerliliği hakkında kesin bir sonuca varmanın mümkün olmadığını düşünür.

Aynı zamanda Popper, sosyal bilimlerin ampirik verilere dayanması gerektiğini savunur. Ancak, sosyal olayların açıklanmasında deney yapmanın ve kesin sonuçlara ulaşmanın zor olduğunu kabul eder. Dolayısıyla, sosyal bilimlerde var olan gerçekliklerin anlaşılması ve açıklanması için daha çok tümdengelimli bir yöntem olan hipotezlerin test edilmesine dayalı bir yaklaşım benimser.

Popper'ın sosyal bilimler üzerine düşünceleri, sosyal bilimlerin doğa bilimlerine benzer bir şekilde kesin yasalar oluşturma amacı taşımasının yanıltıcı olduğunu ve bunun yerine eleştirel düşünce ve olası teorik açıklamaların test edildiği bir yönteme ihtiyaç duyduğunu vurgular.
 
Geri
Üst Alt