Dostoyevski'nin eserleri, toplumun çöküşü, bireysel özgürlük, insan doğasının çelişkileri gibi konuları ele alırken, aynı zamanda Rusya'nın siyasal, toplumsal ve felsefi gelişimindeki çalkantılı dönemleri de yansıtır. Kitaplarında, çıkar çatışmaları, yolsuzluk, yoksulluk, haksızlık ve eski elitlerin yozlaşması gibi konuları işleyerek toplumdaki adaletsizlikleri eleştirir.
Dostoyevski'nin eserlerinde, insanların iç dünyasının karmaşıklığı da detaylı şekilde ele alınır. Karakterlerinin psikolojik durumları ve iç çatışmaları, insan doğasındaki karanlığı ve ışığı gösterir. Bu nedenle, Dostoyevski, romanlarında karakterlerin iç dünyalarına derinlemesine girerek, okurların kendi ilgi ve meraklarını tetikleyen güçlü karakter çalışmaları yapar.
Dostoyevski'nin edebi üslubu da oldukça özgündür. Dönemindeki diğer Rus yazarlardan farklı olarak, modernist bir yaklaşım benimser ve kullandığı tekniklerle okurların dikkatini çeker. Yazarın eserleri, iç sesler, hayaller, kabuslar ve hatta delilik gibi düşünsel kavramları kullanır ve okurların metinleri sorgulamalarına ve yorumlamalarına neden olur.
Sonuç olarak, Dostoyevski Rus edebiyatının önde gelen yazarlarından biridir ve eserleri modern edebiyata büyük etki yapmıştır. Kitapları bugüne kadar tüm dünyada geniş bir okuyucu kitlesine sahip olmayı başarmıştır ve sadece edebiyat tarihinde değil, tüm dünya kültür tarihinde de önemli bir yere sahiptir.